Sağlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sağlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Ortodonti Diş Teli Nedir Kime Yapılır Tedavi Ne Kadar Sürer


Diş büyüklükleri, çene büyüklüğü ile uyuşmadığı zaman dişler çeye yerleşebilmek için çapraşık yada aralıklı dizilirler.Bu gibi bozukluklarda Ortodonti uzmanı diş hekimi tarafından yapılan ortodontik müdahale ile dişler eski konumlarına getirilir.


Ortodontik tedavinin yaşı yoktur. Çapraşık dişlerin tedavisi her yaşta mümkündür. Ancak çenenin önde yada geride olması dediğimiz iskeletsel bozuklukların tedavisi 12 yaş öncesi daha kolay olmaktadır.Yaş ilerledikçe tedavi süreci zorlaşır.

Ortodonti tedavisinde braket adı verilen teller kullanılmaktadır.İlerleyen teknoloji ile birlikte daha estetik uygulamalar yapılmaktadır.




Ortodonti tedavisi öncesinde Diş Hekimi tarafından ağızda bulunan çürükler temizlenmeli, KANAL TEDAVİSİ yapılmalı, varsa diş eti rahatsızlıkları giderilmelidir.Rutin Diş Hekimi kontrollerinde diş taşı temizliği yapılmasının yanı sıra hekiminizin önerdiği ağız bakımı da aksatılmadan yapılmalıdır.

Braketler dişinizin üzerine özel bir yapıştırıcı ile yapıştırılır ve hiç acıtmaz. İlk takıldıkları birkaç günde dudak ve yanak içinde bazı yumuşak doku yaralanmaları yapabilir ama bu geçicidir.


Ortodontik tedavi gören hasta

günde 3 kez ortodontik diş fırçası ve arayüz fırçası ile ağız bakımını yapmalıdır. Ayrıca gargara kullanımı ağız hijyenine yardımcı olabilir.



Ortodonti dişlerdeki çapraşıklığı gidererek Estetik bir görünüm sağlarken aynı zamanda da temizlenmesi kolay dişler elde ederek ağız ve diş sağlığını korur.Düzgün ve sağlıklı dişler kişinin öz güvenini artırır.

Üniversite ve Devlet Hastaneleri Birleşiyor


Sağlık bakanlığı hastaneleri ve üniversite hastaneleri birleşiyor

İl nüfusu 750 binin altındaki yerlerde bakanlık ve üniversite hastaneleri birlikte hizmet verecek

Sağlık Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu (YÖK), küçük illerde bakanlık ve üniversite hastanelerini birleştirecek. Karara göre nüfusu 750 binin altındaki illerde bakanlık ve üniversite hastaneleri birlikte hizmet verecek. Hastanelerde tıp ve uzmanlık eğitimleri birlikte yapılacak.





AĞIZ VE DİŞTE İŞBİRLİĞİ

Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik uyarınca, il nüfusu 750 binin altındaki yerlerde bakanlık ve üniversite hastaneleri birlikte hizmet verecek. Hastaneler, tıp lisans eğitimi ve tıpta uzmanlık eğitimi için işbirliği yapacak. Ağız ve diş sağlığı merkezleri de bu alandaki eğitim ve araştırma faaliyetlerinin daha etkin ve kaliteli olarak sunulabilmesi için diş hekimliği fakültesi bulunan üniversitelerle işbirliği yapacak. Birlikte kullanıma geçilen sağlık tesisleri, bakanlığın tabi olduğu mevzuat uyarınca işletilecek.

Tesislerde öğretim elemanı ve uzman tabip kadroları ihtiyacı, bakanlıkça yapılan planlamalara uygun olarak YÖK tarafından belirlenen kriterler de dikkate alınarak tespit edilecek.

Medihaber

Çocuğa Ayakkabı Seçimi Nasıl Yapılır

Çocuklar canlarımız hayatımızın anlamı yaşama sebebimiz. Yavrularımız için her şeyin en iyisini yapmaya çalışırız. Ayakkabı seçerken de aynı özeni gösteriyormuyuz. Çocoklarımıza ayakkabı alırken nelere dikkat etmeliyiz. Bu yazımızda bunu inceleyerek bunuda cokbileceğiz.

Çocuklar genellikle 12 aylıkken yürümeye başlarlar.Bu süreç biraz erken yada geç olabilir.Bu süreçin başlamasıyla birlikte ebeveynler ayakkabı alırken nelere dikkat etmeliyim ki çocuğumun ayakları sağlıklı gelişsin diye düşünürler.

İlk olarak birkaç ufak püf noktası vereyim.


Çocukların 2 yaşına kadar çıplak ayak yada çorapla yürümesine izin verilmesi gerekiyor. Bu sayede hem ayakların normal büyümesi, hem sağlıklı kas gelişimi,hemde parmakların kavrama yeteneği gelişecektir.




Yeni doğan yada süt çocukluğu döneminde çocukların ayakkabıya ihtiyacı olmasada ayakları ısıtma amaçlı çorap yada patik giydirilebilinir. Ayakkabı tercih edilecekse yumuşak ve yuvarlak hatlı seçilmelidir.


2 yaş öncesinde sert tabanlı ayakkabı giydirilmesi, ark dediğimiz ayak kavislerinin fizyolojik gelişimini engeller ve düz tabanlığın oluşmasını kolaylaştırır.

Ayakkabı çocuğun aktivitelerini engellememelidir.


Çocuğa ayakkabı seçiminin püf noktaları


- Çocuğunuz yanınızda olmadan ayakkabı almayın.

- Aldığınız ayakkabı için asla ‘zamanla açılır’ şeklinde bir düşünceniz olmasın; ayakkabınız daha ilk alındığı anda rahat olmalıdır.

- Çocuğunuzun ayakkabı alışverişini sabah saatlerinde değil, öğleden sonra yapın

- Çocuğunuzun ayakkabısını ayakta bastırarak deneyin.

- Ayrıca, her iki ayağın ölçüleri birbirinden farklı olabilir (çoğunlukla ayağın biri diğerinden büyüktür), denemenizi büyük olan ayağa göre yapınız.

- Ayakkabıyı denerken o ayakkabı ile birlikte giydirmeyi düşündüğünüz çorap ile deneyin.

- Çocuğunuza ayakkabı alırken tercihiniz bot tipi olsun. Botların ayak bileğini daha iyi kavrayacağı düşünülürse tercihinizi bottan yana kullanmak daha uygun olacaktır.

- Tabanı yarı yumuşak ve esnek, tercihen de bağcıklı olmalı (bağcıklarını kısa tutun).

- Ayakucunda parmaklar rahat hareket edecek şekilde bir miktar boşluk (1cm'ye yakın) kalmalıdır.

- Tarak kısmının genişliği çocuğun ayağına uygun olmalı, yanlardan ayağı sıkmamalıdır.

- Ayrıca ayakkabıların hafif olması çocukların yürürken daha az enerji harcamalarını sağlar.

- Topuk kısmı alçak olmalı.

- Ayrıca, ayakkabının topuğu saran kısmı topuğu destekleyecek şekilde sert ve ön kısmının ise ayağın büküldüğü yerden rahatça bükülmesine izin verecek şekilde yumuşak olmasına dikkat ediniz. Ayak bileğini saran kısmı, ayak bileği hareketini engellemeyecek şekilde yumuşak olmalıdır.

Ayakkabısının malzemesini doğru seçin


- En ideali doğal deridir. Derinin gözenekli yapısı, ayağın teneffüs etmesini sağlar. Esneme kabiliyeti vardır ve ayak için en uygun şekli kolayca alabilir.

- Ayakkabıların üst kaplamaları için plastik gibi yapay maddelerden kaçınılmalı.

- Ayakkabının tabanı kaymalara karşı dayanıklı bir malzemeden olmalı.

- Çocuk ayakkabılarında sıklıkla kullanılan destekleyici mantar tabanlıklardan uzak durulmalı.

Ayak sağlığı için ayakkabı temizliğine özen gösterin

- Ayakkabıların temiz tutulması; hem ayakkabının ömrünü uzatır hem de çocuğunuzun ayak sağlığına yardımcı olur.

- Eğer ekonomik açıdan mümkünse bir gün giydirilen ayakkabı ikinci gün giydirilmeyerek nefes alması sağlanmalı.

- Ayakkabının topuk ve taban kısımlarının fazla aşınmasına izin verilmemeli. Çünkü bu, basış bozukluğu sonucu birtakım deformasyonlara neden olabilir.

- Başkasının kullanmış olduğu ayakkabılar asla giydirilmemeli. Çoğu zaman büyük kardeşlerinden kalan yıpranmamış ayakkabılar küçük çocuklara giydirilir. Ancak her çocuğun ayak ve basış karakterinin kendine özel olduğu unutulmamalı.


İmplant Nerde Yapılır Fiyatı

İmplat,Zirkonyum,Cam,Porselen,Lamina,Hareketli Protez,Dolgu,Kanal Tedavisi,Diş Taşı Temizliği,Diş Çekimi,Cerrahi Diş Çekimi,Ortodonti,Çocuk Diş Tedavisi,Panaromik Film
Hizmetlerimiz hakkında bilgi almak için lütfen mail atınız.

HİZMETLERİMİZ HAKKINDA BİLGİ ALMAK İÇİN LÜTFEN MAİL ATINIZ :

Mail de Ad Soyad ve Tel no bildiriniz.En kısa sürede tarafınıza geri dönüş yapılacaktır.

Hizmet verdiğimiz şehirler


  • İZMİR
  • DENİZLİ
  • UŞAK
  • SİVAS
  • OSMANİYE
  • MANAVGAT

Yakın zamanda diğer şehirlerdede hizmetinizde olacağız.
nerdeyimkinihat@gmail.com

Menopoz Nedir? Belirtileri ve Çeşitleri Nelerdir?

Menopoz “over (yumurtalık) aktivitesinin yitirilmesi sonucunda menstruasyonun yani adetlerin kalıcı olarak sonlanması”dır.
Menopoz teşhisi bir kadının 12 ay boyunca adet görmemesi durumunda konulan bir tanıdır. Tabi bu adet görmeme durumuna neden olacak başka bir durum olmaması gerekir, emzirme v.b gibi...



Menopozda belirtiler:

  • Ateş basması.
  • Terleme .
  • Uyku problemleri.
  • Duygu durum bozuklukları (Depresyon, sinirlilik, agresiflik, anksiyete…).
  • Libidoda azalma
  • Vajinal kuruluk, Disparoni (ağrılı ilişki) 
  • İdrar yapmada güçlük, poliüri .
  • Kemik erimesi (osteoporoz).


Menopoz belirtilerinin ne kadar süreceği, kişiden kişiye değişir. Bazı kişilerde kısa sürerken, bazı kişilerde de 10 yıl kadar sürebilmektedir. Ortalaması 1 – 5 yıl arasında sürer. Sıcak basması v.b şikayetler için bazı hastalarda kullanılan hormon replasman tedavisi ve osteoporoz tedavisi en sık tedavi uygulamalarıdır.

Menopoz Çeşitleri:


Menopoza Girdim Hormon Tedavisi Almalı Mıyım ?

 Menopoza giren her kadına hormon replasman tedavisi verilmemelidir. Geçmiş yıllarda farklı uygulamalar olmakla beraber son çalışmalardan sonra bu konudaki öneri “sadece orta ve şideetli derecede ateş basmalarından şikayetci kadınlara hormon tedavisi verilmelidir” şeklindedir. Menopozla ilgili herhangi bir şikayeti olmayan kadınlara hormon tedavisi verilmemelidir.

Doğal (kendiliğinden, spontan) menopoz:

Hiçbir ilaç veya ameliyata bağlı olmadan kadının kendi kendine menopoza girmesidir.

Cerrahi menopoz:

Ameliyat ile yumurtalıkların alınması nedeniyle menopozun başlamasıdır. Yumurtalıklar rahim ile birlikte veya tek başına alınırsa ameliyat sonrasında eynı doğal menopozda olduğu gibi menopoz belirtileri başlar. Tedavisi ve takibi ve belirtileri doğal menopoza benzerdir. Yumurtalıkları (overleri) alınmadan sadece rahmi alınan bir kadın menopoza girmez. Rahmi alındığı için artık hiç adet göremez ama yumurtalıkları hormon üretimine devam ettiği için menopoz belirtileri oluşmaz bu nedenle menopoza girdiği söylenemez.

İndüklenmiş (iatrojenik) menopoz:

Kemoterapi veya radyoterapi gibi tedaviler nedeniyle yumurtalıkların hasar görmesi neticesinde menopozun başlamasıdır. Cerrahi menopoz da bu gruba girer.

Erken menopoz:

40 yaşından önce adetlerin tamamen kesilmesidir. Prematür menopoz diye de adlandırılan bu durum hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Perimenopoz:

Menopoz ile ilgili belirtilerin başlamasından son adet kanamasının 1 yıl sonrasına kadar geçen döneme perimanopoz denir. Menopoz ile ilgili ateş basması, sıkıntı, adet düzensizlikleri, uykusuzluk gibi belirtiler sıklıkla adetler tamamen kesilmeden 3-5 yıl önce başlar

Yoğurdun Faydaları ve Besin Değeri Madde Madde

Yoğurdun faydaları, yoğurdun cilde fayadaları, yoğurt zayıflatır mı, yoğurdun besin değeri, yoğurdun içindeki kalori miktarı, madde madde yoğurdun yararları vb. arama ve soruların cevabını bu sayfamızda bulabilirsiniz...


Tamamen sütten yapılmasına rağmen, sütten bile daha faydalı olmasıyla dikkat çeken yoğurt, sütün mayalanmasıyla oluşan beyaz koyu kıvamda süt ürünüdür. Tam yağlı ve yarım yağlı olarak ikiye ayrılan yoğurt en iyi manda ve koyun sütlerinden yapılır. Yoğurdun ismi evrenseldir ve neredeyse her dilde yoğurttur.

Yoğurdun ilk defa nasıl yapıldığına dair elde yeterli ve kesin bilgi yoktur maalesef. Ancak Avrupaya yayılması ile ilgili olarak bazı bilgiler, Fıransız Tıp Tarihinde mevcuttur. 16. Asırda Fransa kralı 1. Fransuva ateşli ishal hastalığına yakalanması sonucu, kendisine Türkler tarafından tedavi amacıyla götürülen yoğurt ilk başlarda ilaç olarak kullanılmıştır. Amerika'ya yayılması ise 1950'li yıllara dayanmaktadır.



Yoğurdun yapımı sırasında, fermantasyon sebebi ile şekerin bir kısmı parçalanır ve şeker oranında bir azalma meydana gelir. Ancak bu parçalanma sonucunda süt asidi miktarı beş katına kadar artmaktadır.

Şimdi madde madde yoğurdun faydalarına geçelim


Yoğurt yapımı ve tarihçesi hakkında kısaca bilgi verdikten sonra, maddeler halinde yoğurdun yararlarını ve besin değerlerini inceleyelim. Vücudumuza pek çok yönden faydalı olduğu için bunları guruplara ayıralım.

100 gr yağsız yoğurdun besin değerleri

  • 56 kalori
  • 0.1 gr niasin
  • 2 mg kolesterol
  • 8 gr şeker
  • 8 gr karbonhidrat
  • 0.1 mg B6 vitamini
  • 12 mcg folat
  • 0.9 mg C vitamini
  • 0.2 mg riboflavin
  • 0.6 mg B12 vitamini
  • 199 mg kalsiyum
  • 0.1 mg demi
  • 19 mg magnezyum
  • 157 mg fosfor
  • 255 mg potasyum
  • 77 mg sodyum
  • 1 mg çinko
  • 1 mg omega 3 yağ asidi
  • 4 mg omega 6 yağ asidi içerir.

Yoğurdun genel faydaları


1- İnsan vücudunu dengede tutar.
2- Günün her saatinde yenebilecek bir besindir.
3- Kas yapımını artırır.
4- Yeterince yoğurt tüketen insanların daha uzun ve sağlıklı yaşadıkları sık bir gözlemdir.
5- İçeriğindeki iyod sayesinde vücut hücrelerinin çalışma ahengine de yardımcı olur.
6- İçeriğindeki iyod sayesinde Tiroid bezlerinin çalışmasını sağlar.
7- Kemikleri güçlendirir.
8- İçeriğindeki protein sayesinde tırnakları kuvvetlendirir.
9- İçeriğinde ki keratin sayeseinde saçları parlaklaştırır ve gürleştirir.
11- Bağırsakları rahatlatır.
12- Rahat bir uyku uyumanızı sağlar.
13- Çocukların zihinsel gelişimini olumlu etkiler.
14- İçeriğinde ki D vitamini sayesinde kalsiyumun yeterinde emilmesini sağlar.
15- Potasyum, fosfor, riboflavin, iyot, kalsiyom, protein, çinko, B12 ve B6 vitaminleri, A vitamini ve E vitamini bakımından zengindir.

Yoğurdun zayıflama konusunda ki faydaları


16- İçeriğindeki Coenzym J enzimi sayesinde yağ yakımını hızlandırır.
17- Kas yapımını artırıcı özelliği olduğundan ve daha kaslı insanlar daha fazla enerji tüketeceğinden, bu yönüyle de yağ yakıcı özelliği vardır.
18- Açlık hissinden koruyup, tokluk hissi verdiği için de yine zayıflatıcı etkisi vardır. Böylece diyet yapmayı kolaylaştırır.

Yoğurdun güzellik konusunda ki faydaları


19- Cildin kendini yenilemesini ve daha geç yaşlanmasını sağlar.
20- Cildi pürüzsüz hal getirir.
21- Cilt güzellik maskelerinin ana maddesidir.
22- İçeriğinde ki A vitamini sayesinde cildi yumuşatır.

Yoğurdun ağız ve diş sağlığı ile ilgili faydaları


23- Ağız kokusunu önler.
24- Diş taşı oluşumunu önler.
25- Diş eti iltihaplanmalarını önler.

Yoğurdun hastalıklara karşı faydaları


26- İçeriğindeki iyod sayesinde Guatr hastalığını önler.
27- Hastalık ve enfeksiyonla savaşta rol oynayan T hücrelerini daha güçlü ve aktif hale getirir.
28- Hipertansiyon gelişme riskinin düşürür.
29- İshalden korur.
30- Kabızlığı giderir.
31- Sindirim sistemi kanserlerinden korur.
32- Kötü kolesterolu düşürür.
33- İyi kolesterolu yükseltir.
34- Çocuk felcinden korur.
35- Kalp damar hastalıklarından korur.
36- Süt şekerini yani laktozu laktik asite dönüştürür, böylece bağırsak problemlerinden korur.
37- Tüberküloz, paratifo, dizanteri, kolera ile çeşitli kan hastalıklara sebep olan mikropların çoğunu kısa zamanda öldürdüğü belirlenmiştir
38- Yoğurdun oluşumunu sağlayan bakteriler, antitümör maddeler üreterek vücudu kanserden korur.
39- Yoğurda ekşiliği veren asidin ve yine yoğurt mayasındaki bakterilerin ürettikleri antibiyotik maddeler, insanlarda hastalık etmeni olan birçok zararlı mikropların faaliyetlerini durdurur.
40- Antibiyotik tedavisi gören hastaların, bağırsaklarında doğal dengenin bozulduğu bilinmektedir. Bu bozulan denge, yoğurt tüketimi ile düzene girer.
41- Yemeklerde kullanılan kızartma yağlarının kanserojen maddelerden korur.
42- Yoğurt kandaki immünoglobülin oranını artırır, kolondaki toksinleri azaltır.
43- Sinir sistemi için uyarıcı ve dinlendirici özelliğe sahiptir.
44- İçindeki dost bakteriler de mikroplarla savaşarak bağışıklık sistemini güçlendirir.
45- Mide asidini dengeler.
46- Göz hastalıklarına iyi gelir
47- Yüksek kan basıncı riskini yüzde 50 azaltır