Genel Sağlık Bilgileri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Genel Sağlık Bilgileri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Migren Nedir Migren Atakları İçin Öneriler

Migren nedir? Neden olur? Tedavisi varmı? Ne tetikler? Neler yapılmalı? 
Migren hakkında ufak çaplı bir araştırma yaptım. Farklı bir kaç kaynaktan edindiğim genel bilgileri sizlerede aktarmak istiyorum. Bu sayede sizler veya yakın çevremizde migren rahatsızlığı olan kişilere faydamız olacağını düşünüyorum.
MİGREN NEDİR?
Migren, çoğunlukla ataklar halinde gelen bir baş ağrısı tipidir. 
Ataklar 4 saatten 72 saate kadar değişen uzunluklarda olabilir. 
Kişi ataklar arasında kendini tamamı ile normal hisseder, 
ancak bir sonraki atağın endişesi içindedir. 
Eskiden "sadece bir baş ağrısı tipi" olarak görülen migren, 
artık başlı başına bir nörolojik hastalık olarak kabul edilmektedir.
Migren kadınlarda erkeklerden daha sık görülür; kadınlarda %18.6 ve 
erkeklerde %6.5 oranında görülmektedir. Yapılan çalışmalarda bir 
hekim tarafından tanı konulmamış olan migren hastası oranının kadın 
hastalarda %59'a, erkeklerde ise%70'e ulaştığı gözlenmektedir.
Birçok kişide ağrı ve diğer semptomlar o kadar şiddetlidir ki, 
sadece karanlık bir odada yatıp uyumak isterler. 
Bu da günlük yaşantıyı aksatır.




MİGRENİN NEDENİ NEDİR? 
Migrenin neden ortaya çıktığı tam olarak bilinmemektedir.
Anne-babadan birinde migren varsa, çocukta da olma olasılığı %40'tır. 
Eğer her ikisinde de migren varsa, çocukta da %75 olasılıkla migren 
görülebilir.Birçok kadında adet kanamasından hemen önce östrojen 
hormonu düzeylerinin azalması migren ağrısına yol açabilir.


MİGRENİN BELİRTİLERİ NELERDİR?
Başlangıçta bir baş ağrısının migren mi, yoksa "sıradan" bir baş ağrısı mı 
olduğunu söylemek zor olabilir. Migren ataklarını diğer baş ağrılarından 
ayırabilen özellikleri şunlardır:

· Orta şiddette ya da şiddetli ağrı
· Bulantının eşlik etmesi
· Kusmanın eşlik etmesi 
· Işığa ve sese duyarlılık 
· Zonklayıcı, nabız gibi atan ağrı 
· Ağrı asıl olarak tek taraflıdır 
· Ağrı hareketle artar

Bazı kişilerde migren ağrısından önce 10-30 dakika sürebilen bir 
aura dönemi olur. Aura parlak ışık çakmaları, titrek, renkli zikzak 
çizgiler, kör noktalar ya da bir tarafta görme kaybı gibi görsel 
değişiklikleri içerebilir. Aura ayrıca kollar veya bacaklarda 
karıncalanma ya da uyuşmayı veya baş dönmesini de içerebilir.


MİGRENİ TETİKLEYEN FAKTÖRLER?
Yiyecekler:
Eski peynir, çerez, çikolata, yoğurt, soğan, incir, karaciğer, kafeinli 
yiyecekler, monosodyum glutamat (MSG), tütsülenmiş (füme) ya da salamura 
balık/et, koruyucu madde olarak nitrat/nitrit eklenmiş gıdalar 
(sosisli sandviç, sucuk, salam) vs.

- İçecekler:

Kahve, çay, kafeinli meşrubatlar, diyet soda, alkollü içkiler 
(özelikle kırmızı şarap, bira, viski) vs.

- Katkı maddeleri
- İlaçlar
- Duyusal ve Duygusal Uyaranlar
Titreşen veya parlak ışıklar, kokular , endişe, aşırı üzülmek veya 
aşırı sevinmek, depresyon, aşırı heyecan, stresten veya baskıdan kurtulma

- Yaşam Tarzı Değişiklikleri:
- Diğer:
Adet dönemi, hava-mevsim değişiklikleri, deniz seviyesinden 
çok yukarıda bulunmak...

Bu tetikleyici faktörlere karşı duyarlı olan kişiler bu faktörlerden 
uzak durarak migrenin getirdiği kısıtlamalardan büyük ölçüde 
kurtulabilirler.


Migren hastalarının yaz aylarını 
rahat geçirmeleri için dikkat etmeleri gerekenler:

1. Düzenli uyumaya, dengeli beslenmeye, 
istikrarlı bir şekilde hafif egzersizler yapmaya özen gösterilmelidir.

2. Yazın güneş ışınlarının dik olarak geldiği saatlerde çok fazla 
dışarıda kalınmamalı, mutlaka şapka ve güneş gözlüğü kullanılmalıdır.

3. Ani ısı değişimlerinden kaçınılmalıdır. Çok sıcak ortamdayken, 
birdenbire klimalı, soğuk bir yere geçilmemelidir.

4. Klimalı ve kapalı ortamlarda uzun süre bulunulmamalıdır.

5. Sıvı tüketimini arttırılmalı, sigara ve alkol kullanımından 
kaçınılmalı, çay ve kahveden uzak durulmalıdır.

MİGREN TESTİ
Sık baş ağrısı olan ve bunun migrenden kaynaklanıp kaynaklanmadığını merak eden kişiler öncesinde "migren tanıma testi” yaparak bir uzmana başvurabilir. Son üç ay içinde günlük işleri etkileyen veya doktora başvurmayı gerektiren en az iki veya daha fazla baş ağrısı yaşayanların bu testi yapmaları önerilmektedir. Aşağıdaki sorulardan ikisine ya da hepsine "Evet” cevabı verenlerin migren hastası olma olasılığı yüzde 93 olarak belirtilmektedir.
- Midenizde rahatsızlık veya bulantı hissettiniz mi?
- Işık sizi baş ağrısının olmadığı dönemlere göre çok 
daha fazla rahatsız etti mi?
- Baş ağrıları çalışmanızı ve günlük aktivitenizi 
en az bir gün kısıtladı mı?

Mide Bulantısına Ne İyi Gelir?

Hamilelik,araç tutması,deniz tutması,zehirlenme gibi bir çok sebepten kaynaklanan mide bulantısına ne iyi gelir?Merak ediyorsanız yazmın devamını okuyun.Merak etmiyorsanız diğer konuma geçebilirsiniz ve merak ettiğiniz konuyu bize bildirin.Sizler için araştırıp yazalım.Biz çok biliyoruz.Sizde bilin istiyoruz :)

  Su: Su kaybı mide bulantısının başlıca nedenlerinden biridir. Bulantı zamanlarında bolca normal sıcaklıkta su tüketilmelidir.

 

Elma: Lif yönünden zengin elma, metabolizmayı çalıştırır ve vücuttaki toksinlerin atılmasına yardımcı olur.
Zencefil: Herhangi bir sebepten dolayı oluşan bulantılarınızı önlemek için günde 3 fincan kadar zencefil çayı tüketin.
Limon: Ekşimsi tadı ve kokusuyla limon, özellikle hamilelikte, mide bulantısını önlemesiyle bilinir. Nane: Taze nanenin çayını hazırlayabileceğiniz gibi mideniz bulandığında birkaç dal ağzınıza alıp çiğneyebilirsiniz.
Tavuk suyu: Soğuk algınlığı ve grip gibi hastalıkların tedavisinde kullanılan tavuk suyunu mide bulantısına karşı da kullanabilirsiniz. Bulantı anında 1 bardak kadar tavuk suyuyla bulantıyı azaltabilirsiniz.
Sırt üstü uzanmak: Mideniz bulanıyorken bir süre sırt üstü uzanırsanız mide bulantınızın hafiflediğini göreceksiniz.
Atıştırmak: Midenin boş olması da bulantılara neden olabilir. Bu yüzden yanınızda açlığa karşı tuzlu atıştırmalıklar bulundurun.
Kuruyemiş: Protein eksikliğinden kaynaklı mide bulantısını fındık, fıstık, badem gibi kuruyemişler tüketerek azaltabilirsiniz.
Açık havada yürüyüş: Temiz hava, mide bulantısını azaltmada etkili olabilir.

Uyuyarak Kilo Vermek Mümkün Mü?

Bunuda cokbiliyoz :)
Her şeyden önce düzenli bir uyku sıhatli bir vucut ve sağlıklı bir yaşam için olmazsa olmaz.Uyku esnasında salgılanan hormonlar vücudumuzu düzenliyor.Bunu bilgisayarımıza format atmak veya cihazlarımızın günlük kalibrasyonu gibi düşünebiliriz.Uyuyarak zayıflamak mümkün mü?Bu sorunun cevabı aşağıdaki yazımızda mevcut.Buyurun okuyalım öğrenelim.


1.Düzenli bir uykunuz olsun!

Araştırmalar gösteriyor ki uykudan mahrum olanlar daha fazla yüksek kalorili gıdalar tüketiyor. Ama bunun sebebi daha uzun süre uyanık olmaları değil, uykunun açlığı kontrol eden hormonları etkiliyor olması. Eğer ki uyumak için haftasonunu bekliyip hafta içinde çok az uykuyla yetiniyorsanız, daha yüksek oranda açlık hissetmeniz olağandır.



2. Kaliteli uyumak için gerekli şartları sağlayın!

Makul bir saatte uyuyor olsanız bile gece sürekli uyanıyorsanız, bu belinizin daha fazla yağ tutmasına sebep olacaktır. Çünkü kaliteli bir uykunuz yoksa kendinizi daha fazla stresli hissedeceksiniz. Bunun için yapabilecekleriniz, uyumadan önce güzel ve rahat bir yatak odası ortamı oluşturmak, uyumadan en az 20-30 dakika kadar önce elektronik cihazları kapatmak, ışığı kısmak ve alkol tüketmemek.

3. Uyumadan önce yağlı yiyeceklerden uzak durun hatta hiç birşey yemeyin!

Özellikle abur cubur, dondurma gibi gıdalardan uyku öncesinde uzak durmakta fayda var çünkü yüzlerce kalori olarak geri döneceği kesin! Uykuya kazınan bir mideyle gitmek sonraki gün daha çok açıkmaya veya gece yarısında açlıktan uyumanmaya sebep olacağı için iyi bir fikir değil. Bu yüzden akşam beslenme ritminizi uykunuza göre ayarlamanız iyi bir fikir olacaktır.

4. Sabah sporlarını tercih edin!

Özellikle uyumadan önce yapılan sporlar kaliteli bir uyku için doğru tercih değil. Sabahları gün içinde spor yapabileceğiniz tek zamansa uyumak yerine sporu tercih edin. Bunu yapmak için zamanı da gece uyumadan önce son bir kontrol için girdiğiniz sosyal medya veya yarım saat fazla zapladağınız tv yerine erken uyuyup erken uyanarak elde edebilirsiniz.


Ortodonti Diş Teli Nedir Kime Yapılır Tedavi Ne Kadar Sürer


Diş büyüklükleri, çene büyüklüğü ile uyuşmadığı zaman dişler çeye yerleşebilmek için çapraşık yada aralıklı dizilirler.Bu gibi bozukluklarda Ortodonti uzmanı diş hekimi tarafından yapılan ortodontik müdahale ile dişler eski konumlarına getirilir.


Ortodontik tedavinin yaşı yoktur. Çapraşık dişlerin tedavisi her yaşta mümkündür. Ancak çenenin önde yada geride olması dediğimiz iskeletsel bozuklukların tedavisi 12 yaş öncesi daha kolay olmaktadır.Yaş ilerledikçe tedavi süreci zorlaşır.

Ortodonti tedavisinde braket adı verilen teller kullanılmaktadır.İlerleyen teknoloji ile birlikte daha estetik uygulamalar yapılmaktadır.




Ortodonti tedavisi öncesinde Diş Hekimi tarafından ağızda bulunan çürükler temizlenmeli, KANAL TEDAVİSİ yapılmalı, varsa diş eti rahatsızlıkları giderilmelidir.Rutin Diş Hekimi kontrollerinde diş taşı temizliği yapılmasının yanı sıra hekiminizin önerdiği ağız bakımı da aksatılmadan yapılmalıdır.

Braketler dişinizin üzerine özel bir yapıştırıcı ile yapıştırılır ve hiç acıtmaz. İlk takıldıkları birkaç günde dudak ve yanak içinde bazı yumuşak doku yaralanmaları yapabilir ama bu geçicidir.


Ortodontik tedavi gören hasta

günde 3 kez ortodontik diş fırçası ve arayüz fırçası ile ağız bakımını yapmalıdır. Ayrıca gargara kullanımı ağız hijyenine yardımcı olabilir.



Ortodonti dişlerdeki çapraşıklığı gidererek Estetik bir görünüm sağlarken aynı zamanda da temizlenmesi kolay dişler elde ederek ağız ve diş sağlığını korur.Düzgün ve sağlıklı dişler kişinin öz güvenini artırır.

Süt Dişi Nedir Ne Zaman Değişir


Süt dişi nedir? Ne zaman Çıkar? Geç çıkarsa ne olur? Süt dişi çıkarken çocuğumun genel durumu değişir mi? Süt dişi ne zaman Çekilir? Süt dişine dolgu gerekli midir? Erken çekilirse ne olur? Vs. bir çok soru var kafamızda kulaktan dolma annemizden ,komşumuzdan ,duyduklarımız kadarıyla sınırlı bildiklerimiz.Tabi doğruysa...Bakalım bildiklerimizin ne kadarı doğru.

Süt Dişi: Daimi dişler çıkana kadar çiğneme fonksiyonu ve yer tutucu olarak görev yapan alt çenede 10 üst çenede 10 olmak üzere 20 diştir.

Süt Dişi Ne Zaman Çıkar : Süt dişi ilk altı aydan ibaren çıkmaya başlamaktadır.bu süreç bazen 9 aya kadar uzayabilir.Süt dişlerinin çıkması 30. ayda tamamlanır.06-15 aylar arası alt ve üst çenedeki ön kesici dişler çıkar.15-24 aylar arası azılar çıkmaya başlar ve ortalama 30. ayda süt dişlerinin çıkması tamamlanır.





Diş Çıkarma Sırasında Diş Etlerinde ve Ağızda Ne Gibi Belirtiler Görülür:
Çocuklarda diş çıkarmadan bir iki gün önce huysuzluk, iştahsızlık, diş etlerinde kaşıntı, salya miktarında artış olabilir. Dişin çıkacağı bölgede diş eti kabarmıştır. Bütün bu şikayetler dişlerin çıkması ile kaybolur. Bu şikayetlerin tümünü giderecek bir ilaç yoktur. Çocuğu rahatlatmak amacıyla yemeklerden önce uygulanmak üzere eczanelerde satılan pomatlar kullanılır.

Süt Dişi Çıkarken Çocuğumun Genel Durumu Değişir mi :
Eskiden diş sürme çağına gelen çocuğun her şikayeti diş çıkarmaya bağlanırdı. Her ne kadar diş sürmesi genel sağlık üzerinde bazı etkiler gösteriyorsa da havale, ishal, bronşit gibi hastalıkların nedeni artık diş sürmesine bağlanmıyor.Çocuğun genel durumundaki bozukluktan diş sürmesini sorumlu tutabilmek için başka bütün nedenlerin araştırılması gerekir. Bu nedenle böyle bir problemle karşılaşıldığında bir çocuk hekimine danışmayı ihmal etmemek gerekir.

Süt Dişleri Ne Zaman Değişir:
7 yaşında alt çenede bulunan ön dişlerden başlayarak 8 yaşın sonuna kadar, 9 yaşından başlayarak 12 yaşına kadar da diğer süt dişleri değişerek yerlerini daimi dişlere (kalıcı dişler) bırakırlar.

Süt Dişleri Ne Zaman Çekilir? Tedavi Edilmeli mi :
Kesinlikle süt dişleri tedavi edilmelidir. Süt dişleri ilerde yerini bırakacakları kalıcı (daimi) dişlere rehberlik ederler. Değişme yaşı gelmiş olan dişler ile tedavi edilemeyecek kadar çürük dişler çekilebilinir. Ancak yeni gelecek kalıcı dişin çıkmasına daha zaman var ise çekilen dişin boşluğunun kapanmaması için mutlaka YER TUTUCU yapılmalıdır. Süt dişleri sürekli dişlerin kireçlenmelerine imkan sağlar. Çenenin gelişimini etkiler. Çürük bir süt dişi enfeksiyon kaynağıdır. Öte yandan diğer dişlerin de çürüklerine yol açar.

Süt dişlerinin tamamlanması ile birlikte çocuğumuza diş fırçalama alışkanlığı kazandırmalıyız.Bu alışkanlığı kazandırabilmek için çocuğumuzla birlikte bizimde dişlerimiz fırçalamamız gerekir.İyi bir fırçalama çürükleri ve AĞIZ KOKUSUNU engeller.Unutmayalım ki çocuklarımız bizim aynamızdır ve bizim yaptıklarımızı kaydedip uygularlar.Ayrıca 6 ayda bir periyodik olarak diş hekimi kontrolü şart.Dişlerinde çürük yok, ağrı yok veya şikayeti yok diye bu kontrolleri ihmal etmemeliyiz.

Bkz. Ortodonti Tedavisi








Yer Tutucu Protez Nedir Neden Yapılmalı

Yer tutucu nedir? Neden yapılmalıdır? Yer tutucuların özellikleri nedir? Kullanırken nelere dikkat edilmeli? Bakımı nasıl yapılır?
Diş hekimliğinin esas amacında; çenelerin, dişlerin ve diş etinin yerlerini sağlıklı şekilde konumlandırılmasına destek olarak korunmalarını sağlamaktır. Günümüzde yapılan çeşitli çalışmalarla erken süt diş kaybına bağlı biçimde gözlenen çapraşıklıklar ve düzensizlikler büyük oranda önlenmeye çalışılmaktadır.

Yer Tutucu :

Süt dişleri, gelecekte sürecek olan sürekli dişlere rehberlik eder. Süt dişleri çürük veya travma sebebiyle zamanından önce kaybedilirse komşu dişlerin çekim boşluklarına doğru hareket ettiği için çapraşıklıklara sebebiyet verir.




Yer Tutucuların Görevi Nedir:

Komşu dişlerin çekim boşluğuna yönelmelerini ve bu yolla daimi dişin ya gömük kalmasını ya da farklı yerden çıkmasını, dolayısıyla gelecekte ortodontik bozukluk oluşmasını önlemeye yarayan apareylerdir.

Kaybı yaşanan dişin oluşturduğu boşluk, altındaki sürekli dişin sürmesine kadar mutlaka bir yer tutucu desteğiyle korunmalıdır. Diş teknisyenleri tarafından büyük bir özenle hazırlanan yer tutucular, çocukların diş, çene yapılarına uygun bir şekilde tasarlanırlar. Uygulanmaları ve kullanımları oldukça portatiftir.

Yer tutucularının hazırlanma sürecinde birçok etmen göz önünde bulundurulur. Çocukların diş gelişimi, kayıp diş sayısı ve yerine göre yer tutucular sabit veya hareketli konumda tasarlanabilirler. Yer tutucular, çekilen süt dişinin altındaki kalıcı dişin ağız içerisine sürmesine kadar ağızda tutulmalıdır.


Yer Tutucu Protezlerin Özellikleri:

Sabit Yer Tutucular

Uygulamada tek seans yeterlidir.
Periodontal sorunlara sebep olmazlar.
Metal alerjisi oluşturmazlar.
Doğal dişe oldukça yakınlıkları vardır.

Hareketli Yer Tutucular

Birden çok diş kaybı durumlarında uygulanabilirler.
Okluzal fonksiyonu ve diş eksikliğini tamamlama görevine sahiptirler.


Süt dişlerinin düşme zamanına kadar ağızda kalması amaçlanır. Neden mi?


  • Süt dişleri beslenmeyi sağlar.
  • Çenelerin normal pozisyonlarda en kaliteli şekilde gelişmesini sağlarlar.
  • Konuşma, fonasyon ve estetiği sağlarlar.
  • Alttaki daimi diş germini travmalardan korurlar.
  • Yer tutucu olarak görev üstlenirler.


Yer tutucuların ağız içerisine yapıştırılmasından sonra dikkat edilmesi gereken bazı faktörler;


  • Sakız, karamel tarzında yapışkan yiyeceklerin tüketilmemesi gerekmektedir. Bu tarz yiyecekler çekme kuvveti uygular ve yer tutucunun yerinden çıkmasına sebebiyet verir.
  • Yer tutucuların yerinden çıktığı durumlarda hemen ortodontist veya pedodontiste başvurarak yer tutucu yeniden yerine yapıştırılabilir.
  • Yer tutucuya dil veya parmakla bastırılmamalıdır.
  • Yer tutucunun çevresi hijyenik tutulmalı, düzenli fırçalanmalıdır.
  • Yer tutucuların yapıştırılmasından sonra düzenlilikle diş hekimi kontrolü gereklidir.
  • Yer tutucunun kırılması veya çiğneyici kuvvetler nedeniyle ezilmesi halinde yerine mutlaka yenisinin yapılması gerekmektedir.


Yer Tutucuların Bakımı Nasıl Yapılır?

Sabit yer tutucuların bakımı diğer dişler gibi gerçekleştirilir. Günlük olarak çevresini fırçalamaya özen göstermelisiniz. Hareketli yer tutucular, yemek yerken çıkarılmaları gerekmektedir. Apareyler, yemek yenmesi ve dişler fırçalanması sonrasında yerlerine takılmalıdır.

Doğal Brozlaşma Tavsiyeleri

Yaz aylarının gelmesi ile birlikte bronz bir tene sahip olmak isteyen bir çok bayan var.Sağlıklı ve doğal bronzlaşmak için yapılması ve dikkat edilmesi gereken hususlar var.Doğal bronzlaşma için İlk gereksinim güneş.Tabiki her cildin güneşe verdiği tepki aynı değil.Güneşin altında uzun süre kalmak sizi bronzlaştırmak yerine cildinizi kurutarak yakar.Bu yüzden cildinizin hassasiyetine göre koruyucu kullanmalısınız.Güneş koruyucu kremler bronzlaşmanızın değil cildinizin kurumasının önüne geçer.Her tenin güneşe farklı tepki verdiğini söylemiştim.Ama herkes için en ideal başlangıç ilk güneşe çıktığınız süreyi kısa tutmak yani hemen şezlonga uzanıp saatlerce güneşin altında kalmayın.Yarım saat ilk güneş buluşması için ideal ve yeterli bir süre.Böylece teninizi kalıcı bir bronzlaşmaya alıştırırsınız.Her güneşte kaldığınız süreyi 5-10 dakika artırmak yanmadan bronzlaşmanıza yardımcı olur. Bronzlaşmayı sağlayan melanin pigmenti güneşe çıktıktan birkaç saat sonraya değin üretilmeye devam eder. Unutmayın ki bronzlaşmak için saatlerde güneşin altında yatıp ten renginizin değiştiğini anında görmenize gerek yok. Hücreleriniz zaten uyarıldığı için bronzlaşma sürecini birkaç saatlik veya ertesi güne kadar vereceğiniz molalarla düzenleyebilirsiniz.

Bronzlaşma süreci hızlandırmak içinse. SPF kullandıktan sonra bazı doğal yağları kullanabilirsiniz.Kullanabileceğiniz yağların başına hindistan cevizi, havuç ve papaya yağı geliyor.

Sadece bronlaştıktan sonra değil, bronzlaşırken de cildi nemlendirmek çok ama çok önemli. Hem içerden hem de dışardan nem dengesini sağlamak için bol sıvı, özellikle su için ve ayrıca nemlendirici vücut kremlerini ihmal etmeyin. Cilt kendini sürekli yenilediği için bronz teniniz zamanla kaybolacaktır. Yaz boyunca bronz kalmak içinse belli aralıklarla güneşlenmeniz en yerinde hareket olacaktır. Böylece cildiniz doğal rengine döndüğünde tüm bronzlaşma sürecine tekrar başlamak zorunda kalmazsınız.

 Siz cildinize iyi davranırsanız, o da size iyi olacaktır.

Kilolu Kadınlar Nasıl Giyinmeli

Beden ölçüleriniz nasıl olursa olsun iyi giyinebilmek bir sanattır. Bu yüzden kıvrımlarınız var diye stilinizi yansıtmaktan korkmayın.Kilolu olmak kötü giyinmenizi gerektirmez. Peki kilolu kadınlar nasıl giyinmeli?

Trendleri takip edin
İnsanlar size klasik parçaları tercih etmenizi söyleyecektir. Kilolarınızla da şık görünmek istiyorsanız bunlara kulak asmayın. Bedenini bulunca alın ve giyinin.
Aynı şeyleri giyinmekten korkmayın
Eğer kendinizi bir elbisenin içinde mutlu hissediyorsanız birkaç rengini alıp farklı şeylerle kombinleyin. Bu sizi her gün 'ne giyeceğim' derdinden kurtarır.
Biraz ten gösterin
Ten göstermek en eski hilelerden biridir. Küçük bir göbek dekoltesi ve paçaları katlanmış pantolon boyunuzu uzun gösterecek.
V yakalara yatırım yapın
Boyu uzun göstermenin en etkili yollarından bir tanesi V yaka bluzlar. Boyunuzun uzun görünmesi daha zayıf görünmenizi sağlayacak. Balıkçı yakalardan uzak durmanız gerekiyor.
Metalik bir kemerle vurgu yapın
Kemerleri seviyorsanız sizin için en iyi tercih metalik, özellikle altın kemerler olacak. Parlak metalikler her kombini bir kademe yukarı taşıma gücüne sahip.
Desenler sizden korksun
İnsanlar size desenli kumaşlardan uzak durmanızı da söyleyecektir. Bazen tek renk bir elbise desenli bir elbiseden daha kilolu gösterebilir. Bu yüzden boşverin, desenli parçalarla oldukça tarz görünebilirsiniz.
Proporsiyonunuzla oynayın
Kıvrımlı vücutlar için kombin yaparken kontrast ve denge çok önemlidir. Bol bir midi etekle kısa bir ceketi kombinleyebilirsiniz. Ya da kıvrımlarınızı vurgulayan bir elbiseyle volümlü bir ceketi.

Kendinizi rahat ve güzel hissetiren herşey sizin için yapılmıştır.

Zihin Geliştiren 5 Yiyecek

Cokbiliyo ailesi olarak sizlere ;
Zihni geliştiren,enerji veren ve daha bir çok faydası olan Muz,Ispanak,Yumurta,Kırmızı yağsız et ve Cevizi kısaca anlatacağım sizlere.Tabiki çoğunu biliyorsunuz ve yiyorsunuz.Tekrar hatırlatayım istedim.Belki unuttuğunuz yada bilmediğiniz bir kaç püf noktası yada dikkat etmeniz gereken hususlar vardır.Umarım işinize yarar. MUZ:Hem B vitamini hemde potasyum barındıran muz içerisindeki B vitamini güçlü sinirlere sahip olmamızı Potasyum ise zihnimizin zinde olmasını sağlar.Ayrıca Doğal diş beyazlatıcı muz kabuğudur. Olgun bir muzun kabuğunun iç kısmını dişlerinize sürüp 2-3 dakika bekleyin ve dişlerinizi normal diş macunu ile fırçalayın. Bunu her gün iki hafta boyunca yaparsanız diş renginizin açıldığını göreceksiniz. ISPANAK:Temel Reis'in güç kağnağı.Evet gerçektende öle.Ispanağın içerdiği Demir sayesinde konsantrasyonumuzun ve enerjimizin artmasını sağlar.Bebeğinizin kemiklerini güçlendirmek için ıspanak şahane bir kaynak. Sadece bir bardak haşlanmış ıspanakta 42 mg kalsiyum var. Kalsiyum eksikliğinin belirtilerine erken aylardan itibaren dikkat etmek gerekiyor.Bu kadar da değil, ıspanak içinde ayrıca A vitamini ve selenyum barındırıyor. Üstelik ıspanakta diğer yeşil yapraklı sebzelere göre daha fazla protein var. Püf Noktası:Sebze pürelerinin buharda pişirilerek hazırlanması, ideal olan pişirme şeklidir. YUMURTA:Dvitamini deposudur hücrelerin kendi kendini onarmasını sağlıyor ve beynin faaliyetlerini geliştiriyor. sarısında bulunan "kolin" maddesi hafızamızı güçlendirir beynimizdeki sinir iletimini arttırır. DİKKAT:Yumurta kabuklu olarak pişirildiğinde 4 dakikada beyazı, 12 dakikada tamamı katılaşır. Yumurtanın pişirilme süresinin iyi ayarlanması gereklidir. Haşlama süresi uzarsa ve yumurta bayatsa sarıdaki demir, beyazdaki sülfür ile birleşerek yumurta sarısının etrafında yeşil bir halka oluşturur. KIRMIZI YAĞSIZ ET:Ispanakta olduğu gibi bol miktarda demir içerir.Beynimiz için ideal besinlerdendir. UYARI:Çiğ et ile temastan sonra ellerin çok güzel yıkanması şarttır. Böylece çapraz bulaşma önlenir. ESMER PİRİNÇ:karbonhidrat ve bol B vitamini içeriği sayesinde beyine enerji verir. CEVİZ:Önemli Aminoasitlerden Triptophan ve İsoleucin içerir.Sinirleri kuvvetlendirir ve odaklanmayı artırır.Kendimizi zihinsel ve psikoljik olarak iyi hissetmemizi sağlar. Diğer kuruyemişlere oranla cevizin omega-3 yağ oranı daha yüksek. Aynı zamanda tiyamin, B6, folik asit, fosfor, magnezyum, bakır gibi vitamin ve minerallerden de zengin. Çok iyi bir E vitamini kaynağı. Cevizin şekli tıpkı insan beynine benziyor. Birçok kültür onun “beyin besini” olarak kabul etmiş durumda. Asya’da öğrenciler sınavdan önce ceviz yiyor. Bizdeki küp şekerin yerine çok daha sağlıklı bir uygulama olduğu kesin...

Göbek Eriten Yoğurt Limon Kürü

Kadın erkek hepimizin en büyük sorunu fazla kilolarımız.Yağların en çok toplandığı ve bizi rahatsız ettiği bölge ise göbeklerimiz.  
Peki ya göbek bölgesindeki yağlardan kurtulmak mümkünmü? 
Göbek bölgesindeki yağlardan nasil kurtuluruz?
Egzersizler yaparak bu bölgedeki yağlardan kurtulabileceğimiz gibi çesitli doğal kürler sayesindede kurtulabiliriz.Daha onceki yazimda süt tarçın kürünü paylaşmıştım.Bugün ise "Prof.Dr.İbrahim SARAÇOĞLU'nun"mucizevi yoğurt limon kürünü sizlerle paylaşacağım.

Yoğurt limon kürü uygulamadan önce bilmemiz gerekenler

:
Kürümüzü uygulamaya basladiktan sonra 2 hafta kesintisiz devam etmeliyiz etkisini ancak göstermeye başlıyor. 2 gün yapıp ise yaramıyor düşüncesiyle sakın bırakmayin.
Bu kürde yoğurdun prebiyotik etkisi ile limonun vucuda girdikten sonra kazandığı alkali özelliği birleşiyor. saağlığımız acısından bir zarari yok ise pul biber(mumkunse dogal)zencefil ve zerdeçalda eklenebilir. Yağ yakımını hızlandırdıkları için daha etkili olur.Ayrica bu kürle birlikte hareket miktarımızı biraz arttırarak ve yeme alışkanlıklarımızı değiştirerek daha etkili sonuçlar elde edebiliriz. unutmamalı ki tek başına yapılan hiçbir uygulama istediğimiz sonuçları vermez.

Kür icin gerekli malzemeler:


  • 3 yemek kasığı az yağlı yoğurt.
  • Yarım limon suyu. 
  • 1 çay kasığı pul biber zencefil veya zerdeçal

Yukarıda vermiş olduğum malzemeleri bir kase içerisinde güzelce karıştırıypruz. Gece yatmadan yarım saat önce yiyoruz.Bu karışımı yedikten sonra kesinlikle hiç birşey tüketmemeliyiz.


Hayatımızda ne olursa olsun birşeyleri elde etmek için hareket etmeliyiz. Ayrıca sizlere bu kürün Diabet (Şeker) hastalarının şekerini düzenlemeye yardımcı olduğunu hatırlatmak isterim. Diabet için ev yapımı yoğurt içerisine yarım limon suyu sıkarak yatmadan önce yiyip yatıyoruz.Bu yöntemi deneyip şekerini kontrol altına alan arkadaşlarım var.Bu gibi kürlerde esas olan şey Doktorunuzun önerileri ve ilaçlarınıza devam ederken uygulamanızdır.Kürler uzun süreçte etki gösterdiği için sıkılmadan ve düzenli uygulamanızdır.

Kene Isırması Kene Nasıl Çıkarılır

Son yıllarda gündemden düşmeyen Kene ısırıkları.Yaz ayları ile tatil ve piknik sezonunu açtık.Millet olarak piknik yapmayı seviyoruz.Pikniğe gittiğimiz yerlerdeki tehliklerden biride keneler.Peki Kene ısırığında ne yapmalıyız?Bunu biliyomuyuz.Cokbiliyo(nuz) Bilmiyosanız öğreniyonuz :)


Kene Nedir: Keneler zorunlu kan emici ektoparazitlerdir.Bacaklarının ucunda çengeller ve vantuzlar bulunur.Konaklarına yapışıp hortumları ile kan emerek beslenirler.Şiştikten sonra kendilerini bırakarak yere düşer ot veya ağaçlara tırmanırlar.Ön ayaklarının uçları dokunma ve koku alma yönünden gelişmiştir.Bu sayede konaklarını fark edip beslenme sürecini tekrarlarlar.

Kene Nerde Olur :Keneler dünyanın her yerinde bulunurlar.Ülkemizde 46 kene türü bulunmakta ve bunlardan 38'i Kırım Kongo Kanamalı Ateşi virüsü taşıyor.



Kene Nasıl Çıkarılır: Kan emen bir keneyi bilinçsizce yerinden çıkarmak hastalanma riskini artırır.Çıkarmaya çalıştığınız kene tepki olarak emdiği kanın bir kısmını midesindeki diğer bakteri ve virüs ile birlikte kanınıza bırakacaktır.Eğer yakınınızda bir sağlık kuruluşu varsa oraya giderek sağlık profesyonellerinden yardım alınız.
Acil Durumda Kene Çıkartma :Eğer yakınınızda bir sağlık kuruluşu varsa oraya giderek sağlık profesyonellerinden yardım alınız.Sağlık kuruluşuna ulaşamayacak durumdaysanız şu yolu izleyebilirsiniz.
Kenenin üzerine kesinlikle kimyasal bir madde dökmeyin.Kimyasal madde kenenin sizi bırakmasını sağlayabilir ancak kene rahatsız olacağından emdiğiği kanın bir kısmını kusabilir.
Ucu ince bir cımbız veya presel yardımı ile kenenin vücuda en yakın naoktasından tutun sağlam ve nazikçe çekip çıkarın.
Keneyi muhafaza edin.Sağlık kuruluşuna gittiğinizde tanı için yararlı olacaktır.
Kenenin çıkarıldığı bölgeyi alkol veya sabunile iyice temizleyin.
En kısa sürede bir sağlık kuruluşundan yardım alın.Öneri ve talimatlarına uygun hareket edin.

Yukarıda yer alan yazı bilgilendirme amaçlıdır.